Oscar adayı filmleri hakkında yazmaya devam ediyorum. Sırada vahÅŸi batı döneminde geçen ”Django Unchained” var ve yönetmen koltuÄŸunda ise Quantin Tarantino oturuyor. Ayrıca senaryo yazarıda kendisi. Tarantino her zaman ki gibi tarzını konuÅŸturmuÅŸ bol kanlı sahneler ve fazla yakın çekimler gibi.
Daha derine inersek film vahÅŸi batı döneminde geçen ten rengi ırkçılığının tavan yaptığı zamanlardan bahsediyor. Åžimdi gece vakti Django (Jamie Foxx) ve ona zincirle baÄŸlı olan köle arkadaÅŸları tüccarlar tarafından taşınırken bir diÅŸçi arabası ormanın derinliklerinden gelir ve Dr. King Schultz (Christoph Waltz) inip Django ile konuÅŸur huysuzluk çıkartan tüccarları vurur diÄŸer köleleri serbest bırakır ve Django ya bir at kap gel dedikten sonra yollarına devam ederler. Macera bundan sonra baÅŸlıyor.
Kasabada herkes ÅŸaÅŸkındır çünkü ata binen özgür bir zenci var o zamanın ABD sınırlarında bir neredeyse bir ilk . Her neyse Django ve Dr.Schultz kasabanın salonuna girerler salon sahibi ise Django yu almamakla ısrar eder ve çıkan olay sonucunda salon sahibi ÅŸerifi çağırmaya gider o arada bizim ikili biralarını yudumlarlar.Åžerif geldiÄŸi gibi Schultz tarafından vurulur ve subay gelir meÄŸerse ÅŸerif aranan bir suçluymuÅŸ ve bizim doktorda kelle avcısıymış. Die or Alive durumları yani. Bizimkiler paralarını aldıktan sonra o kelle benim bu ödül benim derken Django da artık bir kelle avcısı olmuÅŸtur ve karısını bulmak istemektedir. Yani Broomhilda (Kerry Washington) yı. Broomhilda ise Calvin Candie (Leonardo DiCaprio) nun evinde köledir. Calvin Candie ise zenci dövüÅŸleri düzenleyip dövüÅŸçü alıp satan bir adam. Bizim iki kelle avcısı dövüÅŸçü alacağız diye Calvin’i kandırıp Broomhilda’yı alacaklardı. Broomhilda’yı alırlar fakat planlandıkları gibi deÄŸil. Irkçılığa karşı biri olarak film hoÅŸuma gitti. Birbirlerini seven iki insanın ten renklerinden dolayı birbirlerinden ayrılması ve kavuÅŸmaya çalışmasını anlatırken ister istemez geçmiÅŸte yaÅŸanan ırkçılık olaylarına giydirme yapıp ince bir mesaj veriyor.
Biraz teknik yazarsam yukarıda yazdığım gibi fazlası ile kanlı ÅŸiddet sahneleri ve yakın çekimler göreceÄŸiz. Ben ÅŸaşırmadım ne de olsa Tarantino izliyoruz.. Yakın çekimler ise zaten Tarantino’nun olmazsa olmazı çok fazla kullanımış ve mükemmel olmuÅŸ. Uçan Kamera olmaması daha gerçekçi bir hava katmış.Oyuncuların performansları ise o dönemi yansıtıyordu. Rollerini kabullenip bürünmüÅŸler. Christoph Waltz’ı aÄŸzım açık izledim gayet rahat soÄŸuk kanlı bir ÅŸekilde adamları nasıl öldürdüÄŸünü görmeniz lazımdı. Hem efendi hem de bir kelle avcısı rolü ile iyi iÅŸ çıkarmış. 2013 yılının en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülünde ise Robert DeNiro için büyük bir rakip. Leonardo DiCaprio ise filmin yarısında gözüküyor ama yinede profesyonelliÄŸini konuÅŸturmuÅŸ zengin, züppe ve kendini beÄŸenmiÅŸ tavırları ile kendini sizden soÄŸutmayı baÅŸarıyordu. Bu da iyi bir ÅŸey.